Türkiye’deki LOST: Club Amazon!
Lost’un II. sezonu, Aralık ayında bir hafta sonu; 48 saatte bitirdim ben.
Sadece zaruri ihtiyaçlarımı karşılamak için ve mutfaktan abur cubur almak için koltuğumdan kalktım. Uyumadım. Her kalkışımda başım dönüyor, karıncalanmış bacaklarım isyan ediyordu. Öylesine deli işi bir müptelalık.
Yavaş yavaş geçti sonra.
Bayram değil, seyran değil bu girizgahı neden yaptım?
Selimiye’den ayrılıp Marmaris’e doğru yol almadan bir gün önce,
defalarca adını duyduğum Amazon’a gitmeye karar verdim.
Hem yolu zor, hem düz vites araba kullanmaya yeni başlamışım, hem de meraktan ölebilirim. Çünkü hayalimde canlandırdıklarıma göre Amazon eşittir LOST!
“E gitme o kadar yolu, internetten indiriver fotoğrafları” diyeceksiniz.
Ben de dedim. Kendi kendime söylendim bile.
Ama işte, ille gidecek, görecek, dokunacak, algılayacak bu bünye. Ne kadar ısrar etsem, kendi denemediği şeyi size yazmıyor. Ben de bu deli bozuk, yarım akıl kafanın peşinden dünyanın öbür ucuna sürükleniyorum. Alın size bir yol hikayesi daha…
Kulüp (ya da Club) Amazon’u takdimimdir.
Amazon nerededir?
Club Amazon, Marmaris-Datça arasındaki Bördübet bölgesinde.
Çam ve Günlük ağaçları arasında gizli. Tesis denize 300,
Plaja yürüyerek ya da bisikletle (burada herkesin aracı bisiklet)
500 m mesafede. Ya da üçüncü ve daha da iyi alternatif: kano!
Çünkü plaja kıvrımlı dereden kanolarla inip kanolarla dönebiliyorsunuz.
Amazon’a nasıl gidilir?
Marmaris’ten Datça istikametine (zaten tek yol vardır) devam edeceksiniz. 13 kilometre sonra Değirmenyanı Köyü’ne varacaksınız. Buradan ağır geçin, çünkü köy içindeki Çamlık Restoran yanında yolun sağında ve solunda Amazon-Bördübet kavşak işaretlerini göreceksiniz. Sağa sapıp 14 kilometre daha yol alınca Amazon’dasınız… Yolun son 4 kilometresi toprak.. Arabanıza çok özenen, onu haftada dört kez yıkayan biriyseniz bu yol sizi üzebilir… Arabamı beni bir yerlere götürsün diye aldım diyorsanız, yolun sonunda Amozon sizi bekliyor.
Amazon bir nedir?
Amazon’da tatil özgürlüktür. Dinginliktir. Kafa boşaltmadır.
Salaşlığın dibidir, ama aynı zamanda (nasıl oluyorsa) her yer hijyeniktir. Doğayla büyük aşk yaşamaktır. Sıfır ses, sıfır gürültü, sıfır strestir. Stres sadece “timsah hangi ağacın arkasındadır” ya da “ulen acaba ayağıma değen şey boğa yılanı mı” semptomlarındadır.
(şaka yav şaka)
Amazon bir ne değildir?
Yüzlerce kişinin birbirinin üzerinden atlaya zıplaya yürüdüğü plajlar değildir. Süre doldu kalk diyen şezlong muhafızları değildir. Topuklu terlik, Porche, mayokini, şampanya, smokinli garson hiç değildir.
Amazon’da nerede kalınır?
Mini Bungolovlar: 1980 yılında açılan tesisin ilk konaklama üniteleri. 2010 yılında içleri tamamen yenilenmiş. Her biri topu topu 6 metrekare. Ama ponza taşından yapıldığı için içi serin. Önünde sandalyesi masası, hamağı ile Lost’un başlangıç epizodu gibi.
Çingene arabaları: İlk gördüğüm andan itibaren hastası oldum. Her biri yaklaşık 15 metrekare büyüklüğünde. Duşu, WC’si içinde, hayat dışında. Soğuk geceler için ısıtıcılı. En büyük özelliği tavanları komple cam. Tam çift kişilik yatağın üzeri. Varın romantizmi siz düşünün.
Taş odalar: Amazon’un en yeni konaklama üniteleri. Sadece 2 adet. 4 kişilik aileler ya da çocuklu aileler için kullanışlı.
Amazon’da ne yenir?
O gün denizden ve mutfaktan ne çıkarsa o!
Amazon’da ne ödenir?
Yediniz, içtiniz, yüzdünüz, balık avladınız, sörf öğrendiniz, kano yaptınız da ne ödeyeceksiniz? Mini bungalowlar kişi başı üzerinden fiyatlandırılırken, büyük bungalowlar en az 3 kişi üzerinden, Çingene arabaları ise en az 2 kişi üzerinden fiyatlandırılıyor. Örneğin 3 Eylül – 15 Eylül arası, kişi başı tam pansiyon konaklama, nakit öderseniz 99 TL’den başlıyor.
Ama siz yine de iyisi mi bir bilene danışın:
0.252.4369111
Kaynak : http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/21251497.asp
